03 Temmuz 2025 Perşembe
Cumhuriyet Mahallesi’nden, merhum Selami Karayel’in eşi, Raziye – Hidayet – Esma – Gül – Gülseren – Filiz ve Murat Karayel’in anneleri Hatice Rabiyye Karayel vefat etmiştir.
Cenazesi, öğle namazına müteakip Yukarı Mahalle Camii’nde kılınıp Yukarı Mahalle Mezarlığı’na defnedilecektir.
Allah rahmet eylesin.
.
1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kapsamında Akçakoca Limanı’nda gerçekleştirilen yağlı direkten bayrak alma yarışmasında büyük bir heyecan yaşandı. Bu geleneksel etkinlikte, katılımcılar zorlu koşullar altında bayrağı almak için mücadele ettiler.
Yarışmanın Kazananı
Bu yılki yarışmanın galibi Hakan Ataş oldu. Hakan, azmi ve yeteneğiyle diğer yarışmacıları geride bırakarak bayrağı ilk alan isim olmayı başardı.
Ödül Töreni
Hakan Ataş’a ödülünü, Düzce Valisi Selçuk Aslan takdim etti. Ödül töreni, katılımcıların ve izleyicilerin büyük ilgisini çekti. Vali Aslan, Hakan’ı tebrik ederek başarılarının devamını diledi.
.
Denizcilik ve Kabotaj Bayramı Akçakoca liman mevkiinde coşkuyla kutlandı. Düzce Valisi Selçuk Aslan’ın da katıldığı coşkulu kutlamanın başlangıcında saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı okundu.
Düzce Valisi Selçuk Aslan’ın konuşmasından sonra Akçakoca Belediye Başkanı Fikret Albayrak,söz alarak “1 Temmuz Kabotaj ve Denizcilik Bayramı’nı hep birlikte kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Kabotaj hakkı sadece deniz ticaretine dair bir kanun değil ayrıca milletimizin kendi kıyılarında kendi gemileriyle kendi kaynaklarıyla var olma edasının adıdır” dedi.
BAŞKAN ALBAYRAK, TÜRKİYE’YE DENİZLERİNDEKİ EGEMENLİK HAKKINI KAZANDI
Konuşmasında Albayrak, Kabotaj hakkının Türk milletinin kendi kıyılarında, kendi gemileriyle, kendi insan kaynağıyla var olma iradesinin bir sembolü olduğunu vurguladı. Başkan Albayrak, Atatürk’ün “Denizciliği Türk’ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve onu en kısa zamanda başarmalıyız” sözüne de atıf yapan Albayrak, 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu’nun Türkiye’ye denizlerindeki egemenlik hakkını kazandırdığını” belirtti.
Akçakoca’nın Karadeniz’in özel kentlerinden biri olduğunu, Batı Karadeniz’in ilk turizm kapısı ve 35 kilometrelik sahil şeridiyle Karadeniz’in incisi olduğunu ifade eden Albayrak, kentin denizle iç içe bir yapıya sahip olduğunu ve denizin Akçakoca’nın ruhunu oluşturduğunu vurguladı.
Kabotaj Bayramı’nın sadece bir anma değil, aynı zamanda denizle bağ kurma ve farkındalık günü olarak değerlendirildiğini de sözlerine ekleyen Albayrak, Akçakoca halkının bu önemli günü coşkuyla kutladığını belirtti.
Konuşmalarının ardından Konuşmaların ardından minikler, yıldızlar, gençler ve yetişkinler yüzme yarışı, halat çekme yarışı, kano, paddle board, tekli sandal, dörtlü sandal, altı tek sandal ve şişme bot yarışları yapıldı.
.
1- Cayağzı Köyü’nden, Senai ve Mustafa Ateşli’nin babaları, Yavuz ve Doğuhan’ın dedeleri Rasül Ateşli vefat etmiştir.
Cenazesi, saat 11.00’de Çayağzı Köyü’nde defnedilecektir.
Allah rahmet eylesin.
2- Çayağzı Köyü’nden, Göksel ve Mehmet Akçil’in babaları Bahattin Akçil vefat etmiştir.
Cenazesi, bugün ikindi namazına müteakip Çayağzı Köyü Mezarlığı’na defnedilecektir.
Allah rahmet eylesin.
—
Ülkemizde üretilen her mal ve hizmet bu ülkenin tüm emekçilerinin alın teridir, kafa ve kol gücüdür, beyninin ışığıdır. Toplumsal refahtan en büyük payı bu emekçiler almalıdır. Sanayi işçisi, çırak, sağlık görevlisi, güvenlik görevlisi, doktor, mühendis, sanatçı,bilişimci, öğretmen, küçük esnaf, köylü, tarımcı; tümü de emekçidir.
Emekli, aktif çalışma yaşamından, yaşı ilerlediği veya sağlığı elvermediği için ayrılmış emekçidir, beklenen odur ki, ilk gençliğinde başladığı üretim sürecinin sonuna gelip emekli olduğunda, rahatça geçimini sağlayabilecek, ele güne muhtaç olmayacak bir geliri kamunun kendisine sağlamasıdır.Çalışma yaşamları boyunca ülke kalkınmasının ve refahının dinamosu emekçilerin emekli olduklarında sefalete sürüklenmesi hiçbir yasaya töreye ahlaka uymaz. Emeklilerin toplumsal refahtan insana yaraşır bir pay alması ana sütü kadar haklarıdır.
Türkiye’de, SGK’ya kayıtlı 16 milyon 824 bin; özel sandıklara kayıtlı 300 bin emekli var. Bu sayının 4 milyon kadarı emeklilerin dul ve yetimlerinden oluşuyor.Emeklilerin dul ve yetimleri de sosyal devlet gereğince insan onuruna yaraşır bir geliri hak ediyorlar.
Emekli Sefalette
2002 yılı Aralık ayında asgari ücret 184 TL iken, en düşük emekli aylığı bunun yüzde 40 fazlası olan 257 TL idi.
2025 yılı Ocak Haziran dönemi için en düşük emekli aylığı 14469 TL olarak belirlendi.Oysa ki en düşük emekli aylığı 22104 TL’lik asgari ücretin yüzde 40 fazlası 30945 TL olmalı, daha yüksek prim ve gün sayısı olanlar orantılı olarak artışlardan yararlanmalıydı. Memur emeklilerine iki yıldır hukuksuz biçimde verilmeyen seyyanen zamlar hâlâ ödenmedi, memur emeklisi de en yoksullar topluluğuna dahil oldu.
Ekonomi Yangınını Kim Çıkardı?
İktidar, sözde ekonomi yangınını söndürmek için, iç ve dış dolar milyarderlerinin mutemeti Mehmet Şimşek’i tekrar iş başına getirdi.En iyi bildikleri şeyi yaptılar. İşçinin memurun esnafın emeklinin tarımcının dul ve yetimin nefesini kestiler. Asgari ücreti açlık sınırının altında, Temmuz zammını iptal ederek yıllık olarak belirlediler. En düşük emekli aylığı sadece 14 bin 469 lirada kaldı.Yasal bir düzenleme yapılmazsa kök aylığı düşük olanlar Temmuz ayında artış alamayacaklar. Dul ve yetimler, en düşük aylıktan da daha az aylık alıyorlar.
Paralar Rantiyeye
Örnek olsun.Bizde yok ama ülkenin kaymağını yiyenlerde çok. Paradan para kazananlar 6.9 milyon lirayı, yalnızca hafta sonu için bankaya yatırdığında bir asgari ücret kadar, 22 bin 104 lira faiz kazanıyor. Bu kadar rahat faiz öderken enflasyon artar demeyen iktidar, sıra emekçinin emeklinin aylıklarına gelince enflasyon azar diyor.Borç faiz döviz özelleştirme şampiyonlarının emekçi halkın gırtlağına çökmekten başka bildikleri yol ve yöntem yok ne yazık ki.
Üstelik de bu iktidar, emekçi halkın gırtlağına çökerek yıllardır biriktirdiği MB rezervlerini siyasi rakibini elemek için başlattığı hukuksuz operasyonla birkaç hafta içinde havaya savurdu.
Dur Diyoruz
Cumhuriyetin eşit ve onurlu yurttaşlarıyız. Emekliler olarak ülkemizin çeşitli bölgelerinde güçlerimizi birleştirmenin, iktidarın yoksullaştırıcılığına karşı birlikte durabilmenin yol ve yöntemlerini arıyor ve buluyoruz.Onaltı milyon emeklinin umudu azmi ve iradesiyle bize reva görülen yoksulluğa, evsizliğe, fakirliğe teslim olmayacağımızı ilan ediyoruz.
Sendikal örgütlülüğümüz önündeki Anayasaya ve uluslararası hukuka aykırı kapatma davalarının geri çekilmesini, sendika hakkımızın tanınmasını talep ediyoruz.
Yeniden Devletleştirme
Emekçiyi emekliyi temsil etmeyen, özelleştirme şampiyonu iktidar, bugüne kadar ne yaptıysa bundan sonra da aynı yolda devam edecek.Emeklimizi sefalete, gencimizi işsizliğe, aşsızlığa konutsuzluğa mahkum eden bu iktidarı demokratik halk oyuyla göndermek boynumuzun borcudur.
Bunun ardından, özelleştirilen Sümerbank, Türk Telekom, Tüpraş, Tedaş, Tekel, Petkim, Seka, Tank Palet, Etiban,k Şeker fabrikaları, limanlar otoyollar tekrar devletleştirilmeli, çocuklarımıza ve torunlarımıza tam istihdam sağlanmalıdır. Ücret ve aylıklar insana yaraşır düzeye gelmeli; herkes, karnı tok sırtı pek, yarınından güvenli olmalıdır.
Taleplerimiz:
-En düşük emekli dul ve yetim maaşı, en düşük memur maaşına eşitlensin.
-Aylık bağlama oranı yeniden yüzde 70’e çıkarılsın. Güncelleme kat sayısında milli gelir artışından pay verilsin.
-Emekli aylıkları sahte TÜİK verilerine göre değil; bağımsız kurumlarca açıklanan gerçek enflasyon oranına göre otomatik olarak güncellensin.
-Emekli, dul ve yetimlere Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere yılda dört kez asgari ücret düzeyinde ikramiye ödensin.
-Derhal tüm emekli, dul ve yetimlerin kök maaşlarına acilen seyyanen zam yapılsın.
-TBMM’den emekli sendikaları statü yasası çıkarılsın. Toplu sözleşme yapma hakkımız anayasal güvence altına alınsın.
-Emekli maaşlarından kesilen muayene, ilaç vs. tüm sağlık kesintilerine son verilsin.
-Şehir içi tüm toplu taşıma araçlarından emeklilere ve eşlerine ücretsiz ulaşım hakkı sağlansın.
-Temel gıda maddeleri ile elektrik, su ve doğal gaz faturaları üzerinden alınan KDV kaldırılsın ve temel yaşama yetecek kadarı ücretsiz olsun.
-Enerjide özelleştirmeler iptal edilsin, elektriğe yapılan yüzde 25 zam geri alınsın.
-Banka promosyonu günün koşullarına göre değerlendirilsin, her yıl aylık artışına göre güncellensin.
-Konut sahibi olamayan emeklilere, TOKİ tarafından ucuz konut sağlansın. Emekliler konut sahibi olana kadar barınma yardımı yapılsın.
Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!
Türkiye’nin bütün işçileri, memurları ve emeklileri birleşin!
29 Haziran 2025
2021 TÜM EMEKLİLER SENDİKASI MERKEZ YÜRÜTME KURULU
..