Merhum Muhittin Sametoğlu’nun çok değerli eşi; Ayla Kılıç, Ali Fuat Sametoğlu, Sevil Sarı, Faruk Sametoğlu ve Fikret Sametoğlu’nun sevgili anneleri Hatice Sametoğlu 18 şubat 2021 tarihinde Döngelli köyünde defnedildi.
Geçtiğimiz günlerde defnederek ebedi aleme uğurladığımız merhume Hatice Sametoğlu’ndan geriye filmlere ve romanlara konu olacak bir hayat hikayesi kaldı.
1928 yılında Hopa’da dünyaya gözlerini açtı Hatice Başar. Genç Cumhuriyet’in ilk dönem talebelerinden biri olarak Hopa’da eğitim hayatına başladı.
Cumhuriyet’in 10. yıl marşını Türkiye’nin en doğu ucundan, Sarp sınır kapısından okuyacak bir öğrenci aradıklarında hiç kimse o billur sesli Hatice’den başkasını aramadı.
Öğretmenlerinin de desteğiyle Sarp’tan beri 10. yıl marşını okuyan ilk talebe oldu Hatice Başar.
Genç kızlığını Hopa’nın dik yamaçlarında tarım yapan ailesine destek olarak geçiren 14 yaşında bir kızken Akçakoca’dan kendisine evlilik teklifi geldi.
Akçakoca Döngelli köyünden bir delikanlı olan Muhittin Sametoğlu ile görücüler aracılığıyla tanışıp kaynaştılar. Birbirlerini sevdiler ama öyle böyle bir sevgi değildi onların yaşadığı.
Önce söz yüzükleri takıldı hemen ardından nişanlandılar. Nişanlısı Muhittin geleceği parlak bir delikanlıydı. Zeki ve çalışkan biriydi.
Hemen düğün yapamadılar. Birbirlerine tutkuyla bağlı bu iki gencin aralarındaki uzak mesafeye bir de uzun nişanlılık dönemi girdi. Dile kolay tam 7 yıl boyunca nişanlı kaldılar. Sadece mektuplara işlenen duygular ve belki nadiren de olsa birbirlerini görme fırsatı buldukları birkaç görüşmeden ibaret tam 7 yıl boyunca sevgileri azalmak yerine giderek katmerleşti.
Sonunda dünya evine girecekleri gün çattığında genç Muhittin müstakbel eşini almak üzere Hopa’ya gitti. İlk hazırlıklarla birlikte Akçakoca’ya damat evine gelmek üzere bir çeyiz sandığı ve birkaç parça ev eşyasıyla birlikte yola koyuldular.
Erken Cumhuriyet dönemi, yolculuk vapurla yapılacak tabi. Onlar da öyle yaptılar. Tam 3 ay boyunca deniz üstünde seyahat ederek vardılar Akçakoca’ya.
Sonrası Döngelli köyü… Talihsiz kızın kardeşi kısa zaman önce vefat ettiğinden düğün de yapmadılar. kardeş acısı yaşayan Hatice özellikle düğün olmasını istemediğinden ne düğün dernek yapılabildi ne de gelinlik giyildi.
Evliliklerinin üzerinden henüz birkaç ay geçmişken eşi Muhittin’in askerlik kağıdı geldi. Eşi askere giden Hatice, ilk çocuğunu eşi askerken dünyaya getirdi.
Eşi Muhittin askerden geldikten sonra Akçakoca Adliyesi’nde mahkeme zabıt katipliği yapmaya başladı. Kısa bir zaman sonra da Zonguldak’ta maden ocağında muhasebecilik görevine başlayan Muhittin Sametoğlu, eşi ve çocuğunu alarak ilçeden yarıldı.
Zonguldak’ta başlayan yeni hayatları iki yaş arayla doğan çocuklarla birlikte huzurla yaşandı. Uzun yıllar boyunca birbirlerinin gözlerine bakarak güç kazanan bu çift, 5 çocukla tamamlanan ve çocuklarının hatırla yâd ettikleri uzun ve sağlıklı bir ömür geçirdiler.
İyi bir anneydi Hatice anne. Bir Cumhuriyet kadını olarak 10. yıl marşını, İstiklal Marşı’nı ve oldukça uzun olan Sakarya şiirini ezbere okuyan, çocuklarına da ezberlemelerinde yardımcı olan duyarlı bir anneydi.
Kız çocuklarının özellikle okul okuması, meslek edinmesi için gözünü budaktan sakınmadı. Kendi çocuklarının tamamı yüksek tahsil yapıp öğretmenlik ve başka meslek dallarında memur oldular.
Eş-dost ve tanıdıklara da sürekli telkinlerde bulundu Hatice teyzemiz. Çocukların, özellikle kız çocuklarının okutulması konusunda verilen çabaların her zaman içinde oldu. Onun sözünü dinleyen, desteğini alan çok sayıda Akçakocalı kız çocuğu yüksek tahsil yapıp meslek kazandı.
Zorluklarla mücadele eden, özellikle çocuklarının eğitim masrafları için çalışmaktan, üretmekten bir dakika uzak kalmayan Sametoğlu çiftini hayat hiç yormadı. Birlikte her türden zorluğa göğüs gerdiler. Ta ki 9 sene önce Muhittin amca aramızdan ayrılıncaya dek.
Hatice teyze 9 yıl boyunca etrafında çocukların sesi ve torunların bağırışmalarının eksik olmadığı evinde, hep sessizce gözyaşlarını içine akıtarak unutmaya çalıştı Muhittin amcanın yokluğunu.
Konu-komşu ‘ölenle ölünmüyor’ dediler, dinledi. Çocukları ‘ne istersen onu yapalım’ dediklerinde sustu. Aldırış etmez görünmesine rağmen kendisini içten içe yıpratmaya başladı hayat arkadaşının yokluğu.
Bu ayrılığa ancak 9 yıl dayanabildi. Geçtiğimiz günlerde tedavi gördüğü hastanede aniden fenalaşan Hatice teyzenin ölüm haberi aile fertlerine verildi.
Tam 5 aydır solunum yetmezliğinden yattığı hastaneden cenazesini getirdiler Akçakoca’ya. Döngelli köyünde merhum eşi Muhittin amcanın mezarının yanı başında açtıkları mezara defnettiler.
92 yaşındaki Hatice Sametoğlu ebedi aleme göç ederken, geride her biri duyarlılık abidesi olmuş çocuklar ve torunlar ile onlara hatıra bırakılmış güçlü bir Cumhuriyet mirası kaldı.
Allah rahmet eylesin, yeri cennet olsun.