DOLAR 34,5467 0.18%
EURO 36,0147 -0.62%
ALTIN 3.005,411,48
BIST 9.549,891,94%
BITCOIN 3384036-0,74%
Düzce

KAR YAĞIŞLI

06:23

İMSAK'A KALAN SÜRE

417 okunma

GAZETE KÜPÜRLERİ İLE 12 KASIM DEPREMİ…

ABONE OL
12/11/2017 15:30
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İnşaat Mühendisleri Odası Düzce Temsilcisi Selim Tulumtaş, 12 Kasım Düzce Depremi’nin 18. yıldönümünde rant sağlamak için olduğunu savunduğu yapılaşmalara dikkat çekti. “Deprem bir afet olayıdır.” diyen Tulumtaş, “Öldüren deprem değil bilim ve tekniği yok sayan, günübirlik çıkar odaklı ve ranta dayalı bozuk yapı üretim sürecidir.” dedi.

12 Kasım Düzce Depremi’nin 18. yıldönümü dolayısıyla Düzce Belediyesi Ogün Danış Sergi Salonu’nda 12 Kasım’ı anlatan gazete küpürleri sergisi açıldı. İnşaat Mühendisleri Odası Düzce Temsilciliği tarafından düzenlenen serginin açılışına Düzce Belediye Başkanı Dursun Ay da katıldı.

İnşaat Mühendisleri Odası Düzce Temsilcisi Selim Tulumtaş, sergiyi gezen Başkan Ay’a bilgiler verdi. Açılışın ardından açıklamada bulunan İnşaat Mühendisleri Odası Düzce Temsilcisi Selim Tulumtaş, sözlerine depremin açtığı derin yarayı hatırlatarak başladı.

“710 insan, 12 bin 939 bina, 2 bin 450 iş yeri…”

18 yıl önce bugün 7.2 büyüklüğündeki bir depremle sarsıldığımızı hatırlatan inşaat Mühendisleri Odası Düzce İl Temsilcisi Selim Tulumtaş, “Resmi kayıtlara göre 710 insanımızı yitirdiğimiz, 5 bin insanımızın yaralandığı depremde 12 bin 939 bina, 2 bin 450 iş yeri yıkıldı ya da ağır hasar gördü, 3 bin 395 binanın da yeni can kayıplarına neden olmamak için acilen yıkılması gerektiği belirlendi.” dedi.

“Öldüren deprem değil, bilim ve tekniği yok sayan rant sağlayıcılar”

Düzce’nin depremden ders almadığını ve depremden sonraki yapılarda bilim ve tekniğe aykırı kat artışlarının yaşandığını belirten Tulumtaş, şöyle devam etti:

“Deprem bir doğa olayıdır. Öncelikle bu gerçek kabul edilmelidir. Bu konuda neredeyse özdeyiş haline gelen “Deprem değil, uygunsuz konut öldürür” tanımlaması doğru ancak eksik bir tanımlamadır. Çünkü konut, yer seçiminden planlamaya, projelendirmeden programlamaya, inşadan denetlemeye uzanan ve bir bütünlük taşıması gereken yapı üretim sürecinin bir ürünüdür. Bu nedenle süreç bir bütün olarak ele alınmalı ve öldürenin deprem değil bilim ve tekniği yok sayan, günübirlik çıkar odaklı ve ranta dayalı “bozuk yapı üretim süreci” olduğu gerçeği görülmelidir.”

“Kentsel dönüşüm uygulamaları ile kentlerin fiziksel eşikleri aşılıyor”

Kentsel dönüşüm uygulamalarına ilişkin de bir değerlendirmede bulunan Tulumtaş şöyle konuştu:

“Depreme karşı yapı stokunu güvenli hale getirmek iddiasıyla başlatılan ve sosyal adalet, sosyal gelişim, sosyal bütünleşme, tarihi ve kültürel mirasın korunması, zarar azaltma ve risk yönetimi ile birlikte kapsamlı ve bütünleşik bir şekilde ele alınması gereken ancak bu hususlar, hiçbir şekilde dikkate almayan kentsel dönüşüm uygulamaları ile kentlerin fiziksel eşikleri aşılmakta, demografik yapıları bozulmakta, yeni trafik ve alt yapı sorunları yaratılmaktadır.”


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ