DOLAR 36,6753 0.09%
EURO 40,0531 0.19%
ALTIN 3.515,47-0,04
BIST 10.840,591,05%
BITCOIN 3021338-2,17%
Düzce
31°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

370 okunma

HAKAN DİREK EZBER BOZDU

ABONE OL
20/03/2019 10:34
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hakan DİREK’i ilk başta oldukça genç, acemi ve toy olarak değerlendiren ve ciddiye almayan bir kesim vardı. Bir kesim ise projelerini ütopik ve gerçekleşmesi imkansız birer hayal ürünü olarak değerlendiriyorlardı. Büyük bir çoğunluk bağımsız bir adayın seçimi kazanmasının çok zor hatta imkânsız olduğunu düşündüğünden bu genç adayı desteklemenin oyların bölünmesinden başka bir işe yaramayacağın a hem fikirdi.

Belli bir kesimin aklı ve gönlü kaysa da seçilemeyecek olması konusundaki güçlü kanıyla birlikte seçimi kazanan ve başkan olan kişiye karşı mahçup olacağı, seçimden sonra seçim dönemindeki bu akıl ve gönül kaymasının bedelini ağır ödeyeceğine yönelik öngörüleri mevcuttu.

Peki sonra ne oldu?

Hakan DİREK ezber bozdu. Öyle içten, öyle sıcak, öyle aileden biriydi ki seçim anketleri için kapı kapı dolaşanlara “Oyum Hakan DİREK’e” denildiğinde gayrı ihtiyari olarak ‘Akrabanız mı?’ diye soruldu. Telefon ile yürütülen seçim anketlerinde “Oyum Hakan DİREK’e” denildiğinde sistem dışı olarak ‘Neden bilindik bir parti değil de bağımsız adaya veriyorsunuz? Ailenizden biri mi?’ denildi.

Yaşı gençti ama iş ve yaşam tecrübeleri, uzman kadrosu ve fikir atölyesi ile birlikte yürüttüğü çalışmaları, ütopik görünen her projenin altını dolduran oldukça gerçekçi ve uygulanabilir yöntemleri adım adım izah etmesi görünmeyeni görünür yapmayı başardı. Çıktığı canlı yayınlarda kendisine, alanına, projelerine ve Akçakoca’ya hâkim tutumu takdir topladı. Yavaş yavaş farkındalık oluşmaya başladı ve sorgulamaya başladı Akçakoca… Neden olmasındı ki? ‘Projelerini açıklama, çalarlar!’ diyen oldu. Çaldılar! “Olsun” dedi Hakan, “ Yeter ki yapsınlar! Fikir benim ama yeter ki vaat etmekle kalmayıp gerçekleştirsinler ki Akçakoca kazansın.” Hakan yine ezber bozdu, beklenen senaryolar tutmadı.

4 T (Tarım, Turizm, Ticaret, Teknoloji) Kalkınmasını birlikte gerçekleştireceğiz, dedi Hakan. Akçakoca’da yaşayan her vatandaş her haktan eşit şekilde faydalanacak, dedi. Belediye otobüsleri ücretsiz olacak, dedi. İçme suyu ücreti sembolik ‘1’ TL olacak, dedi. Aile Danışma Merkezi, Özel Eğitim Merkezi açılacak dedi. Akçakoca esnafını da dâhil eden N-81 süpermarketleri açılacak, dedi.

Yaşamda engellere bizden daha çok takılan engelli kardeşlerimiz, şehit ve gazi yakınları ile 0-12 yaş kullanımının ücretsiz olduğu N – AKÇAKOCA Aqua Park ile turizmi on iki aya yaymayı hedefliyorum, dedi.

KÖY KENT Projesi ile doğal hayatı özendireceğim, dedi. Akçakoca’da eğitim ve sağlık vakfı kuracağım ve bu vakıf bünyesinde bir üniversite açılabilmesi yolunda mücadele vereceğim, dedi.

NUHUN GEMİSİ KEDİ VE KÖPEK OTELİ yapacağım dedi;

yasalar gereği herhangi bir nedenle sokaktan alınarak barınağa götürülen hayvanın tedavisi bittikten sonra alınan yere geri bırakılma zorunluluğu nedeniyle fobisi olan veya korkan, sokakta yürüyememekten şikâyet edenlerle Allah’ın yarattığı her can gibi onların da insanlarla beraber sokaklarda güvenle yaşamaları gereğini savunan yürekli, özverili bir avuç insan arasında çoğu zaman meçhule giden ve vicdanı olan herkesi sarsması gereken acı bir tabloyu gözler önüne sererek herkesi mutlu edecek bir alternatif sundu.

Akçakoca KUZEYİN YILDIZI olacak, dedi. Tüm bu söylediklerini tek tek ve adım adım açıkladı, yaptığı fizibilite çalışmalarını gözler önüne serdi. Ama gönül çelen hiçbir hamle bunlardan biri değildi. Neydi Hakan’ı bağrına basan Akçakoca’nın değerleri?

Adım Hakan, Hakk’ı anmadan yapmam, dedi Hakan. Halkın vergileriyle yapılan, zaten yerel yönetim olarak yapılması gereken hizmetler proje gibi – lütuf gibi sunulmasın, dedi. Hz. Muhammed (SAV) ‘ın ” Yöneticileri fakir olan milletler zengin olur, yöneticileri zenginleşen milletler de fakirleşir.” sözüne atıfta bulunarak, israf edilecek bir kuruş param, zamanım ve emeğim de yok; çalıştığım dönemde biriktirebildiğim ve bana inanıp beni destekleyen arkadaş/akrabalarımın katkısı ile sadece 17 (on yedi) bin TL param var hepsi bu, dedi. Bugüne kadar hep zengin adaylar kazandı, benim ikinci bir işim yok, farklı bir isim/firma ile cüzdanımı dolduracak veya yandaşlarımı doyuracak bir kimliğim de yok, dedi.

Liyakat mihenk taşım, dedi. Bir işi o işin ehli kimse o yapmalı, birilerinin tanıdığı veya güçlü referansları var diye hak edenden kilometrelerce öne geçirilmesi kul hakkıdır, dedi. Farklı siyasi görüşlere sahip çok değerli büyüklerim var, seçildiğim takdirde her partiden bir kişi başkan yardımcısı olacak, her kesim – her görüş yönetimde eşit şekilde söz sahibi olacak dedi. Tüm bunlar onun değer yargılarını, kişiliğini ve ahlakını yordamak için birer emsaldi. Ama yetmedi!

Büyük bir yarış ve hırs ile devam eden kasvetli seçim havasını yumuşatmak için, her ne kadar hiç kimseden olumlu dönüş olmasa da tüm belediye başkan adaylarına çağrıda bulundu.

“Gelin hep birlikte bir kahvaltı organizasyonunda buluşup, seçim startını el ele verelim, tarih yazalım, Akçakoca insanı buna layık”, dedi. Alışılagelmişin dışında klasik ve sıkıcı seçim müziklerini reddedip anonim bir Karadeniz ezgisine kendisi söz yazarak seçimin kasvetli, gergin ve entrika dolu havasını şenlikli horon havası ile yeniden başlattı.

Bunlar tamamen gönül gözüm ile kaleme aldıklarımdır, soyadımın DİREK olmasının bu hissiyatta herhangi bir rolü ve işlevi bulunmamaktadır. Şahsen en yakın arkadaşlarımdan bile bizim oğlana oy istemedim, istemem de… Çünkü bu, insanların özgül ve özgür iradeleri ile verecekleri bir karardır, hatır gönül meselesi olamaz.

Seçim sürecinde tam tersini düşünenler de olacağı gibi nezaket ve gönül almak amacıyla gerçekleştirildiğine inanılan hediyeleşmeler benim hür tercihlerimi etkileyecek bir ölçüt değildir mesela. Herhangi bir menfaat beklentisi ile değil layık olduğuna inandığı değerler bütünüyle tercih yapılmalıdır. Nitekim, soyadı DİREK olan bir belediye başkanı, en çok benim gibi düşünen ve hisseden kişiler için dezavantajlı bir durumdur.

Sözün özü, Hakan DİREK başardı… Oyların niceliği referans alındığında ne olur bilemem ama nitelik esas alındığında Hakan daha seçim olmadan BAŞKAN oldu. ‘Bizim oğlan’ kategorisini hakkıyla geçip ‘Esas Oğlan’ kategorisine yükseldi. Akçakoca, değerlerini diğerlerine değişmeyeceğini gösterebilmek için siyaset üstü bir tutumla tek yürek oldu ve bağımsız adayını bağrına bastı.

Akçakoca esnaf gezisinde ve sokaklarda yaşı 7’den 70’e insanların candan ve yürekten Hakan’ı karşılamaları, sıcacık gülen gözleri ve kardeş gibi, abi gibi, evlat gibi kucaklamaları hepsi bu yüzden işte. Demem o ki; bu samimi yüzler, bu gülen gözler ve bu sıcak kucaklamalar seçim sonunda alınabilecek her sonuçtan çok daha kıymetli ve paha biçilemez. Senin merteben işte bu çocuk

Konuk yazar: Dilek Aydoğan Direk


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ